hiç hayatımda egzama olamıştım mı nedir neyse artık. doktor hafif kortizonlu bir kremle yanında iki tane zararsız krem verdi. tabii ki kortizonlu kremi kullanmamamk için bir hafta direndim. doktorun bana söylediği "farkında olmadan vücudunu çok üzmüşsün" sözü beni baya etkiledi. doktorun ofisinden çıktığımda gözlerim dolmuştu ben bunu kendime ve bebeğime neden yaptım ki diye. yine kendi doktoruma, doktor olan dayıma ve tekrar dermatoloğa ilacı kullanmamın zararını sordum. cilt doktoru çorap söküğü gibi devamının gelebileceğini önüne geçilmesi gerektiğini söyledi, ayrıca hepsi el ve ayaktan emilimin ve kana karışmanın çok çok az olduğunu bebeği etkilemeyeceğini söylediler. bunun üstüne incecik bir tabaka halinde mümkün olduğunca az şekilde 3-4 gün kullandım kortizonlu kremi, diğerlerini daha uzun süre kulandım. sanırım en önemli o andan itibaren give damn' shit şeklinde umursamıyorum hiçbir şeyi en önemli benim düşüncesine sahip oldum. =) başkalarının beni kendi stressleriyle germelerine de izin vermeseydim daha mutlu olacaktım. heralde baı arkadaşlarımdan bira uzaklaşmama neden oalcak şekilde kıstırıldım. bu diğer blogun konusu insanlardan nasıl soğudumu kendi dertlerini hele hele 7 aylık hamile bir hatuna yüklemelerindeki sıkıntıyı orada bilahere anlatacağım sanırım. kimse kötü olduğundan değil ama sanırım ciddi şekilde ben merkezcilik var. neyse
sonuçta ben bir hafta iznimi aldım kafama göre az biraaz çalıştım ve iş yerinden de uzak durmuş oldum. egzama sorununu çok şükür çözebildim böylece. ama olan yazılı sınav sonucuma oldu =D doğal olarak ehhh bir başarı elde ettim. şimdi bunun da nedenleri şöyle ki sınava hazırlanırmış gibi yaptığım ve topluca eğitim aldığımız 3 hafta boyunca oturmam gerekti. bu bende dikkat dağınıklığı, konsantre olamamamın yanı sıra fiziksel sıkıntılara yol açtı. tüm gün boyunca çok fazla oturmak geceleri uyurken ağrılara neden oldu, kabızlık da cabasıydı. asıl sınavda yaşadığım şeyler komediydi. sınav sabah 9.30'dan akşam altıya kadar sadece bir saat ara verilen uzuun bir maratondu. çok yoruldum kan dolaşımım iptal oldu, öne eğilip yazmaya çalışınca kızım artık dayanamayıp tekmeyi bastı ki saatler geçtikçe onun da gerildiğini hissettim. bu durumdayken bir de yazdığım kompozisyonlara dikkat etmeye çalışıyordum. ama cümleye başlaşıp kafamı kaldırıp geri baktığımda neden öyle başladığımı hatırlayamıyordum. cümlelerin özne yüklem uyumları olduğundan bile şüpheliyim.
relaxin hormonum sayesinde bana sonradan bi gevşeme geldi, tamam azcık saftirik oldum, kafayı toparlayamıyorum, cidden sakarım, kikir kikir gülüyorum ama böyle bi genişlik hasıl oldu. sanırım bu sayede sözlü kısmında sınavın hakikaten tavan yaptım. sözlü sonucum cidden baya başarılıydı ki hop zıp üst sıralara fırladım ama yazılıdaki yetersizlikle top olamadım hahaha çok da umrumdaydı, valla allah relaxinden razı ossunher yer buz, kar kış demiyorum -20 ve buz diyorum ya. penguen gibi yürüyorum panik panik, kalın giyinip iyice dobişko görünüyorum. kazasız belasız şu soğuğu atlarısam herşey güzel olacak. 33 yılın en soğuk kışı geyikleri havada uçuşuyor, onu bunu bilmem de çocukluğumdan beri bu kadar kar yağmamıştı yahu. tabi benim gibi 81 kuşağı her türlü bedeviliğe hazırdır. çift girilen sınavlar gibi. olsun ya evden daralmak dışında çok da kendimi kısıtlamıyorum.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder