8 Aralık 2011 Perşembe

doktor civanım

şu ana gelebilmek için arada geçirdiğim safhaları hızlıca anlatmaya çalışıyorum.

ilk üç ayımda ciddi oalrak karar verdiğim bir doktorum yoktu. hamilelik için ev laboratuarında deneylere başlamadan önce öylesine gittiğim bir doktorum vardı. çok uzun süredir hastası olmama rağmen kendisinden memnundum. hamileliğimi kesinleştirmek için bir kaç hafta daha ona gittim. bence onunla da devam edebilirdim eğer doğum hakkında konuştuğumuzda normal doğumla sezeryanı aynı kefeye koymasaydı.

öncelikle, aksilikler dışında ama ciddi aksilikler (ters gelmesi bebeğin, içeride kaka yapması, çatının kesinlikle bebeğin çıkmasına imkan vermemesi vb.), normal doğum yapılması gerektiğini düşünüyorum. düşünüyorumdan öte aslında. ben kimim ki yağmurun gökten yağmasının yerden fışkırmasından daha iyi olduğunu düşünüyorum gibi bişi bu. tıbbın ilerlediği yerde mecbur kalındığı durumlarda muhakkak ki müdahaleler edilmesi gerektiğine inanıyorum. ama bu keyfiyete bindiğinde rahatsız oluyorum. çişimi yapabiliyorken neden sonda taktırayım gibi bir mantık bence. dünyanın her yerinde kadınlar normal oğlum yapıyorlar, her türlü canlı normal şekilde doğuruyor. insan vücudu buna göre tasarlandığından zaten ona NORMAL doğum diyorlar.

elbette ki kendimi ve bebeğimi tehlikeye atmam. risk olacağı durumlarda beni de kesebilirler. hiç problem değil ama haklı gerekçeleri olsun. duyduğum hikayelerde sorun şu idi, anne adayı normal doğum istiyordu, doktoru da tabi yaparız diyordu. ama tabi bu doktorlar için zor bir süreç, sonuçta sezaryanda tarih belli, ameliyatın süreceği zaman belli. o nedenle son haftalarda bebek çok büyük, ya da  38. haftadayken daha kanala girmemiş bebek çok acı çekersin denilmesi ama her söylenenin sonuna "tabi sen bilirsin" cümlesi eklenerek biten ani dönüşlerde bulunuyorlar doktorlar. istisnasız son bir kaç haftada vazgeçirilen anne adayları hikayeleri duydum. ya da daha beteri daha çok gençsin karnını keselim altını değil gibi söylemler de var.

ben de doktoruma cidden güvenerek, sezaryan yaptırmam gerçekten gerektiğinde, bu seçeneği kullanayım diye sapıkça bir şekilde normal doğumcu doktor aramaya giriştim. yukarıda da manyakça; "hayır durun ben ne olursa olsun normal yapıcaaaaaaam" diye bağıran bir hatun gözünüzde canlanmasın. sadece güveneceğim birini istiyorum. ve önceliğim herşeyin doğal hali. bunun hem bebek için hem kendim için iyi olacağını düşünüyorum. elbette doğum esnasında da komplikasyonlar oluyor ama bunlar sezaryanda olabilecek olan olumsuzluklardan daha az, tabi anatominiz buna uygunsa, bebek sağlıklı gelişebiliyorsa vesaire.

bu karardan sonra ilk gittiğim, hatun bir doktordu. bence en iyilerden, teşhiş olarak, insancıllığı olarak ve idealistliği olarak. ama son özelliği, bana doğuma girip girmemesinin belli olamayacağını söylediğinde dezavantaj olarak geri döndü. devlete bağlı olmayan bir üniversite hastanesinde çalıştığından ve hastane bana her türlü davranışıyla çok sevimsiz geldiğinden, doktorumsuz o hastane çok çok itici göründü gözüme. prof olmasına rağmen muaynane açmamış, 7/24 çalışarak günde yüze yakın hasta bakıyor olması da idealistliğinin sonucuydu ama bu her randevuda en az -hiç abartmıyorum- 2 saate yakın beklememi gerektiriyordu. ben de tıpış tıpış başka doktor yollarına düştüm.

iki çocuğunuda normal şekilde doğurmuş, hatta 40+2 hafta beklemiş bir tanıdığımdan şimdi gittiğim doktorun adını aldım. gittim gördüm, iyiydi rahattı ama o da prof olduğundan normalin 1.5 katı fazla muayne ve doğum ücreti vardı. normal doğum için fazladan ödeme gerekiyordu, yine de paket bir programla muayne ücretleri normale indi. ama dediğim gibi sezaryan daha uyguna geliyor,  son iki haftana göre kendimi ayarlayacağım bu nedenle bu tarife böyle diye kendisi açıklamada bulundu. evet işin içine para girince sevimsizleşiyor durum ama her yerde girecekti sanırım para araya bir yere. şu an ki doktorumda parasal durum çok kafamı karıştırdı ama onda da hızır yetişti bana... rahmetli babacığım

biraz kafası karışık bi sekreteri olsa da şimdilik doktorumdan memnunum, prof olmasını ben tercih etmedim. meğer bu dönemde erkekler daha pimpirikli oluyorlarmış. arada pek fark olmayacağını, doğumu benim yapacağımı söylesem de, ikimizin sorumluluğunda olan bir şey olduğundan, onun fikrine önem vererek beyimin istediği doktorda karar kıldım. ama kafam atarsa son anda doktoru bile değiştiririm, duydun mu doktooorrr bu tehditlerimi onutmaaaa ben düğünde kuaförümü de son hafta değiştirmiştiiiimmm ayağını denk al =P

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder